Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

Anadolu uygarlıklarından süregelen en eski cam işçiliğinin en güzel örneklerinden bu günümüze camın tarihi ve gelişmesi konusuna   açıklık getirmektedir.

Çeşitli model tarzlarındaki vitray sanatı selçuklular döneminde geliştirilip,ilerletilmiştir.

osmanlı imparatorluğu dönemindede İstanbul’un fethiylede camcılığın odak noktası burası olmuştur.

Çeşm-i bülbül ve Beykoz işi bu dönemden günümüze kadar tekniklerinden bazılarıdır.

Türklere özgü vitraylar genellikle renkli yada renksiz camlarla alçıların birbirine revüze edilmesiyle Revzen adını alan pencere vitraylarıdır.

Osmanlı yapılarında (cami,saray,konak,türbe)özellikle tepe pencereleri renkli camlarla süslenmiştir.ancak bu pencerelerde birleştirici madde olarak alçı kullanılmıştır.Bunlar revzeni menkuş (nakışlı pencere) olarak adlandırılmıştır.

(Topkapı sarayı,Süleymaniye camisi,Yeni cami,vd.) Bu tür pencerelere alçı pencere ya da nakışlı cam da denilmektedir.

Anadolu’da halk arasında nazarı engellediğine inanılan gözboncuğunun (diğer adıda nazar boncuğudur) üretimiyle beraber ilk kez cam ile tanışılmış olmuştur.

Bu üretim İzmir ilinin Görece köyündeki ustalar tarafından hayata geçirilmiştir.

Bu nazar boncuğu Anadolu’nun her kesiminde özünde nazar inancı olan cam boncukları çok yaygındır.İnsan gözüyle bütün kişi ve nesnelere nazari duygularla bakılan bakışların başka yöne mıknatıs gibi çektiğine inanılırdı.

Bu nedenden dolayı nazar boncuğunu nazardan sakınılan kişi yada nesnenin gözüken yerine takılması çok uzun yıllardan beri süregelmesinden mütebir günümüzde halen belirli bir kemsin inancını hale korumasıdır.

Vitray Tarihi

vitray türk renkli cam işçiliği